20 Ocak 2011

Bayan Kanıt'tan Münevver dersi

Kanıt'ın konsept danışmanı ve sunucusu Prof. Dr. Sevil Atasoy, polislere Münevver Karabulut cinayeti sonrasında yaşanan skandalı anlattı.
Kanıt dizisinin konsept danışmanı ve sunucusu Sevil Atasoy, "Kanıt Dizisi ve Olay yeri İnceleme" başlıklı bilgilendirme toplantılarının sonuncusunu Arnavutköy Polis Eğitim Merkezi'nde yaptı.

POLİSLERE MÜNEVVER DERSİ
Bir süredir polis adaylarına "Kanıt Dizisi ve Olay yeri İnceleme" başlıklı bilgilendirme toplantıları yapan adli bilimler uzmanı Prof. Dr. Sevil Atasoy'a son olarak Arnavutköy Polis Eğitim Merkezi'nden davet geldi.

"Bayan Kanıt" yaklaşık bin polis adayına olay yeri incelemesinde yapılan ve hayati önem taşıyan hatalar üzerinde önemli açıklamalar yaptı. Atasoy konuşmasının bir bölümünü Münevver Karabulut cinayetine ayırdı.

Dünyanın her yerinde olay yeri incelemesi ve sonrasında yapılan çalışmalarda çok büyük hatalar yapıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Atasoy, her şeyin 2004 yılında Madrid'te gerçekleştirilen saldırıda başladığını söyledi. İspanya'nın başkenti Madrid'te, 2004 yılında düzenlenen bombalı saldırılardan sonra Amerikan Federal Soruşturma Bürosu (FBI) tarafından olay yerinde parmak izleri bulunduğu iddiasıyla yanlışlıkla tutuklanan ABD'li avukat Brandon Mayfield, ABD hükümetine tazminat davası açmış 2 milyon dolar kazanmıştı. Atasoy, Amerikan istihabaratının olaya dahil olmasının ardından skandal ile neticelenen olay sonrasında parmak izi karşılaştırmasında da hata yapılabileceğini ve bu oranın bugünkü şartlarda ortalama binde 8 olduğunu söyledi.

KRİMİNAL LABORATUVAR KAPATILDI
Polis adaylarına çeşitli konularda nelerin yapılmaması ve yapılmaması gerektiğini anlatan Bayan Kanıt, bir soru üzerine Münevver Karabulut cinayeti'nden de bahsetti. Karabulut'un otopsisi sırasında iç çamaşırına başka bir cesetten sperm bulaşmasının sorumluları hakkında görevi kötüye kullanmak suçundan 3'er yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmasının önemli bir adım olduğunu belirten Prof. Dr. Sevil Atasoy, konuya ilişkin çok çarpıcı bir örnek verdi.

Houston Kriminal Laboratuvarı'nın DNA bölümünün, personelin yaptığı hatalar yüzünden kapatıldığını ve geriye dönük ne kadar inceleme var ise hepsinin yeniden gözden geçirildiğini anlatan Atasoy, "3 yıl aradan sonra, 2006 Haziran'ında yeni bir müdür, ikiye katlanan personel sayısı ile laboratuvarın yeniden faaliyete geçmesine izin verildi. Bir ülke, hata yapan bir polis laboratuvarını kapatacak cesareti gösteremiyorsa, bırakın DNA bankaları oluşturmayı, DNA analizlerini bile yaptırmak kimi zaman doğru olmayabilir" şeklinde konuştu.

KUMACILARA DNA TOKATI
Bayan Kanıt "Kanıt Dizisi ve Olay Yeri İnceleme" başlıklı verdiği dersin bir bölümünde TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu'nun çalışmalarına da atıfta bulundu. Özellikle çocuğun cinsiyetinin erkek tarafından belirlendiğini yıllardır çeşitli platformlarda defalarca söylediğinin altını çizen Atasoy "Komisyon nokta atışı diyebileceğimiz çok önemli bir konuyu son günlerde sıklıkla dile getirmeye başladı. Bilimsel gerçekler eminim ki bu sorunun aşılmasında çok büyük katkı sağlayacak. Her şeyden önce erkek çocuk doğuramadıkları için suçlanan kadınlar DNA sayesinde aklanmış oldu. Böylelikle erkeklerin bu bahane ile eşlerinin üzerine kuma getirme çabalarının altında farklı bir gerekçe olduğu da ortaya çıktı. Yani gerçek neden kadının erkek çocuk doğuramaması değil. Bu konuya Kanıt Dizisi'nde yer vermiş ve cinsiyetin kesinlikle erkek tarafından belirlendiğinin altını çizmiştim" diye konuştu.